DİPLOMASİ ZİRVESİ ELBETTE MUHTEŞEM

İletişim Başkanlığı Adana Bölge Müdürlüğü dün bir bilgilendirme yaparak, Adana’da bir
diplomasi zirvesinin yapılacağını duyurdu.
Yeni Dünya başlıklı zirve için şimdiden Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ni
tebrik ediyorum.
Böyle bir düşüncenin ve düşünülen eylemin gerçekleşecek olması elbette muhteşem ve
heyecan verici, ancak çevremizde gelişen hadiselere baktığımız zaman, bu heyecan ve
muhteşemlik kısa sürüyor.
Dünya’ya yön verenler ve yön verilen dünyada kazananlar ve kaybedenlerin mimarları
elbette diplomatlardır.
İşte bu sebeple böylesine bir zirve önemlidir.
Heyecanımın neden kısa sürdüğüne gelince,
Son 2002’den bu yana baktığımızda, yeri boşaltılan diplomatların ne yazık ki yerini
dolduramadık.
Gazze politikası, Suriye politikası, Kuzey Kıbrıs ve hatta dünya politikalarımıza baktığımızda,
geçmişteki donanımlı diplomatlarımızın yokluğu apaçık ortaya çıkmaktadır.
Suriye’de yuvalanan teröristler vesilesiyle ABD ile etkili bir diplomatik çözümümüz olmadı ve
bugün karşımıza bir sorun olarak çıkmış bulunmaktadır.
Oysa ABD sözde bizim müttefikimiz
Bu bağlamda tek bir örnek vermek istiyorum
Bakın, eski Bakanlarımızdan Kamuran İnan’a Fransa Cumhurbaşkanı Francois Mitterrand
‘Legion d’Honneur’ nişanını verir.
Aradan yıllar geçer ve bir gün Fransa hükümeti Ermeni Soykırım soytarılığını parlamentodan
geçirerek, ülkemizin soykırım yaptığını resmen kabullenir.
İşte dananın kuyruğu da burada kopar ve Allah Rahmet eylesin Kamuran İnan kendisine
verilen nişanı, ekinde bir mektup ile Fransa’nın Ankara Büyükelçiliğine giderek teslim eder.
Kamuran inan mektubunda;
“Fransız Parlamentosu’nun ve hükümetinin ülkemize karşı aldığı düşmanca kararlardan
sonra daha önce Cumhurbaşkanınız Francois Mitterrand’ın bana verdiği Legion d’Honneur’
nişanını muhafaza edemeyeceğimden ilişikte size iade ediyorum” der,

Türk Milleti olarak bizler Kamuran İnan gibi diplomatları arıyoruz.
Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesini elbette tebrik ediyorum, muhteşem bir
düşünce ve muhteşem bir etkinlik, ancak Türk Hariciyesindeki bu açmazları da görmezlikten
elbette gelemeyiz.
Umarım bu adım ülkemiz adına bir başlangıç olur ve ülkemiz artık masa başında da
kazanmasını bilen bir ülke olur diyorum.