TÜRKÇE ESNETİLEMEZ

Tek Millet,
Tek Bayrak,
Tek Vatan,
Tek Devlet.
Cumhurbaşkanımız 13 Haziran 2018’de böyle diyerek, milletin hissiyatını seslendirmişti.
Bu hissiyat Türk Milleti’nin sevdasıdır ve olmazsa olmazıdır. Ne var ki çözüm süreci içerisinde
kulislerden dalgalanan isteklere baktığımız zaman milletin bu hissiyatına karşı çıkıldığı sözleri
dilden dile dolaşıp duruyor.
Irak’ta Türkmenler neredeyse yok sayılıyor, Suriye’de yeni yeni kurulan Ahmet Şara
hükümetinde Türkmenlere yer verilmedi, şimdi sıra ülkemize mi geldi?
Henüz 34 yaşındayken babası Ertuğrul Gazi’nin yerine geçen Osmanlı’nın kurucusu
Osman Gazi yönetimi ele aldığında hocası Şeyh Edebali şöyle bir nasihat eder;
“Ey oğul, artık Bey’sin! Bundan sonra öfke bize, uysallık sana. “Gücencilik bize gönül almak
sana. Suçlamak bize, katlanmak sana. Acizlik bize hoş görmek sana, Anlaşmazlıklar bize
Adalet sana. Haksızlık bize, bağışlamak sana. Ey oğul, sabretmesini bil, vaktinden önce çiçek
açmaz. Şunu da unutma ve insanı yaşat ki devlet yaşasın”
Osmanlı’yı ayakta tutan, Şeyh Edebali’nin bu muhteşem öğüdünde ki sırdı.
Bugün ne yazık ki o ruhu bürokrasi aleminde göremiyoruz.
Peygamberimizin sözlerine mazhar olmuş bu millet ve Şeyh Edebali’nin vasiyetinin
adeta bir kanun gibi algılandığı bu coğrafyada yüzyıllarca Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan ve
Tek Devlet sevdası nesiller boyu gönüllerde coşup durmuştur, ne var ki çözüm süreciyle
başlayan kulislerdeki söylentiler milletin canını sıkmaya başladı.
Konuşulanlara ve iddialara baktığımızda, bu topraklarda resmi dilimiz ve “Türkçe”
hükmünün ne yazık ki esnetileceği dillendirilmektedir.
Naim Babüroğlu’nun edindiği bilgilere baktığımızda “Türk” yerine “Türkiyeli” ya da “Türk,
Kürt ve Arap gibi eklemeler Anayasada yer alacakmış.
Sormak isterim,
Almanlar, İngilizler, İtalyanlar, Araplar veya başka dillerdeki ülkeler rahatsızlık vermiyor da,
“Türk Milleti” ifadesi neden rahatsızlık veriyor? Unutulmasın ki dile yapılacak müdahale
fitneyi de atışlar diyorum.

Çözüm süreci görüşmelerinde böylesine bir istek mi var?
Türk Milleti’ni rahatsız edecek böylesine bir talep kabul edilemez, Her şeyden önce, Tek
Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Devlet sözlerinin Sahibi Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın
görüşleriyle bağdaşmaz ve Sayın Cumhurbaşkanının da kabul edeceğine inanmıyoruz.
Sonuç olarak,
Dil birliği olmadan, Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan ve Tek Devlet olmaz ve bu olgu şer
güçlerin iştihanı kabartır diyorum.